6 Aralık 2011 Salı

                             YAPTIRIMLARIN YÜKÜNÜ NAKLİYECİLER ÇEKECEK


Arap baharının en son dalgasının yaşandığı ülke olan Suriye’ye ekonomik yaptırımlar başladı. Arap Birliği’nin ve Türkiye’nin açıkladığı ekonomik yaptırımlar Suriye ile iş yapan birçok firmayı ve sektörü de etkileyecek gibi görünüyor. Suriye sınır kapılarından 11 ülkeye transit taşımacılık yaptığımızı söyleyen Uluslararası Nakliyeciler Derneği İcra Kurulu Başkanı Mine Kaya, sınır kapılarının kapanması durumunda sektörün ciddi zarara uğrayacağını belirtiyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu 30 Kasım’da Suriye’ye 9 maddelik ekonomik yaptırım paketini açıkladı. İnsani ihtiyaçların dışında Suriye’ye ekonomik yaptırım uygulanmasına ve ekonomik ilişkilerin askıya alınmasına karar verildi. Bu durumda 5 milyar dolara çıkması planlanan Türkiye ve Suriye arasındaki ticaret hacmi ile ilgili planlar da ileri bir tarihe ertelenmiş oldu. Elbette bu yaptırımlardan en çok etkilenecek sektörlerden biri de Türkiye ihracatının yüzde 44’nü taşıyan nakliyecilik sektörü olacak. Suriye üzerinde 11 ülkeye transit taşımacılık yapan Türkiye, Suriye’nin sınır kapısının kapatması durumunda Ortadoğu’ya geçişi İran ve Irak üzerinden yapmayı planlıyor. Suriye’de olayların başlamasından bu yana taşımacılıkta bir düşüş yaşadıklarını söyleyen Mine Kaya, Suriye sınır kapılarının kapanması ve buna alternatif olarak düşünülen Ro-Ro hattının kurulmasının maliyetleri yüzde 36 artacağını söylüyor.
                                                
Suriye’ye yaşanan olaylar nakliyecilik sektörünü nasıl etkiledi?

Suriye bizim için hem ikili taşımalarımızda, hem de Suriye üzerinde transit geçerek diğer ülkelere yaptığımız taşımalarda önemli bir ülke. Bu kargaşa ortamı bizim taşımalarımızı olumsuz yönde etkilemeye başladı. Uluslararası Nakliyeciler Derneği olarak biz Suriye ile ilgili açıklanan yaptırımlara daha ziyade kamu yaptırımları olarak bakıyoruz. Taşımacılık ve ticaretle ilgili yaptırımlar daha tam olarak ortaya çıkmadı. Ama tabii sınır kapısı değişikliği veya sınır kapısının kapanması, bizim Suriye’ye veya Suriye üzerinden ulaştığımız 11 ülkeye taşımacılığımızı etkileyecek. Zaten son zamanlardaki olaylarla, taşımacılıkta belirli bir düşüş gözlemlemeye başlamıştık.

KARADAN IRAK, DENİZDEN MISIR ALTERNATİF

Suriye’ye alternatif olarak hangi rotalar kullanılabilir?

Bir süredir alternatifleri değerlendiriyorduk. Önceliklerimiz arasında Mersin’den Mısır’a bir Ro-Ro hattı kurulması yer alıyor. Buna talip olan bir şirketle görüşmeler yaptık. Ayrıca Irak üzerinden Ürdün ya da Suudi Arabistan’a geçiş üzerinde çalışıyoruz. Bu çalışmaları yaparken Ulaştırma Bakanlığı ve diğer bakanlıklarımızla koordinasyon halindeyiz. Önümüzdeki dönemde de Ekonomi Bakanlığımızdan bir ekip Mısır’a gidip gerekli çalışmaları yapacak.

Bu alternatif rotalar ne kadar güvenli?

Bizim yaptığımız ilk araştırmalara göre Habur, Irak-Ürdün kapısı ve elbette ki Irak’ın içinde bir takım güvenlik sıkıntıları var. Diğer yandan kapıların iyi işleyip işlemediği hakkında net bir veri de alamadık. Bu kapıların bu kapasiteyi kaldırıp kaldırmayacağını netleştirmemiz gerekiyor. Bunun dışında başka bir sakınca görünmüyor. Ürdün, Irak ve Suudi Arabistan ile taşıma konusunda daha önce yaptığımız anlaşmalarımız var. Sadece koşulları daha iyi hale getirmek için iki ülkenin bakanlıkları güvenlik çalışmaları için görüşmeler yapacak.
SURİYE’YE TAŞIMACILIK %12 AZALDI

Suriye güzergahının kullanılamaması Suriye üzerinden yapılan taşımacılığı nasıl etkileyebilir?

Azalmalara sebep olacak. Mesela Suriye’ye yönelik taşımalarda 2010 yılında yüzde 52’lik bir artış yaşanmışken, 2011 yılında yüzde 12’lik bir azalma meydana geldi. Bu taşımacılık anlamında oldukça büyük bir değişim. Aynı durumu transit taşımacılıkta da görüyoruz. Ocak-Ekim dönemi için 2010 yılı ile 2011 yılını karşılaştırdığınızda %6’lık düşüş yaşanmış. Sonuçta Suriye üzerinden Katar, Kuveyt, Lübnan, Ürdün, Umman ve Yemen gibi ülkelere ulaşıyoruz. Taşımalardaki düşüş aynı zamanda ihracatınızdaki düşüşü de simgeler. Çünkü biz Türkiye ihracatının değer bazında yüzde 44’ünü taşıyoruz.

RO-RO MALİYETLERİ % 36 ARTTIRIR

Nakliye sektörü, Suriye güzergahını kullanamama durumuna karşılık ne tür önlemler alıyor?

Şimdi hali hazırda Suriye sınır kapısını kullanarak bu bölgeye taşıma yapan 100 civarında firma, 3 bin taşıt var. Koşullar belli olana kadar bir süre taşımaların bekletilmesi söz konusu olabilir. Ama görüşmeleri Bakanlığımızla birlikte kısa sürede çözüme kavuşturmayı ümit ediyoruz.  Bu geçiş esnasında taşıma sayıları azalacağı için belirli bir kayıp söz konusu olacaktır. Maliyet hesabı yaptığımızda, kara güzergahında Irak’ı kullanırsak büyük bir maliyet artışı gözlenmiyor. Sadece Ro-Ro hattı kullanıldığında yüzde 36’lık bir maliyet artışı ortaya çıkabilir. Gerçi Ro-Ro hattını kuracak yatırımcıyla hem kamu hem biz gerekli görüşmeleri yaparız. En düşük maliyetin oluşması için gerekli çalışmaları yaparız. Kara taşımacılığı ile bu hattın maliyetleri hemen hemen aynı seviyelerde olması gerekiyor. Henüz direkt etkisini görmüş değiliz daha bir takım şeyler yavaş yavaş gerçekleşiyor.

Yaşanan olaylarda herhangi bir aracınızın zarar görmesi durumunda sigorta şirketleri zararı karşılayacak mı?

Sigorta şirketleri ile bu konuda görüşmeler yapılacak. Ancak bir de Arap Birliği içerisinde ayrı bir sigorta sistemi var ve Türkiye bu sistemin içinde değil. Ekonomi Bakanlığı’nın bu konuda çalışmalar yaptığını biliyoruz. Hatta bu konu hakkında Suriye ile uzlaşmaya bile varılmıştı. Ancak yaşanan olaylardan sonra görüşmelerimiz durdu. Biz dernek olarak sektör adına bu maliyetlerin karşılanması için gerekli çalışmaları yapmaya başladık.
                                


SEKTÖRÜ ÖNCE AB SONRA ARAP BAHARI VURDU

Global ekonomik kriz taşımacılık sektörünü de önemli ölçüde etkiledi mi?  

Taşımacılık sektörü olarak biz de bu krizden etkilendik. Çünkü taşımalarımızın yüzde 66’sı Avrupa Birliği’neydi. 2007 yılındaki rakamlarımıza baktığımızda yüzde 35’lere varan düşüşler yaşadık. Ama 2011’de biraz artış başladı. Türk taşımacılık filosu o kadar esnek ve başarılı ki yeni güzergahlar ve yeni alanlar yarattı. Orta Doğu ve Körfez ülkelerine yüksek oranlarda artışlar gerçekleşti. Kuzey Afrika’ya ciddi taşımalar başladı. Dolayısıyla adaptasyon ve krizi atlatma sürecini biraz daha az kayıpla yaşadı. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türki Cumhuriyetler gibi kriz olmayan bölgelere yapılan taşımalar %100 ila 200 oranında arttı. Ama tam bu sırada Arap Baharı başladı. Bu da o bölgeye olan taşımalarda da düşüş yaşamamıza sebep oldu. Şimdi bizim 2023 hedeflerine ulaşmak için bir takım çalışmalar yapmamız gerekiyor.  Bu nedenle Uluslararası Nakliyeciler Derneği olarak 2023 yılında sektör ve derneğimiz nasıl olmalı diye bir arama konferansı gerçekleştireceğiz.

İSTANBUL’DA AĞIR ARAÇLARI TRAFİKTEN ÇEKECEĞİZ
Lojistik köy projesi ne zaman gerçekleşecek?  

Ülkemizin coğrafi konumunu kullanarak “lojistik köy”lerle ilgili bir yapılanmaya, bir planlamaya ve teşvik sistemine ihtiyacımız var. Ulaştırma Bakanlığımız önderliğinde bu işin bir an evvel faaliyete geçmesini arzu ediyoruz. Bugün Avrupa’da çoğu ülkede lojistik köyler var. Artık İstanbul’un iki yakasına yapılacak lojistik köylerle, şehirlerden ağır araç trafiğini çekmek istiyoruz. Ülkemizi kuzeyden güneye, doğudan batıya bir lojistik merkez haline getirmek üzere çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Rakamlarla lojistik sektörü
Araç Sayısı                 46.000
Yatırım Tutarı             5 Milyar Euro
İstihdam                     400.000 kişi
Şirket Sayısı               1.500

Türkiye’nin ödediği sigorta ücretleri

Suriye plakalı araçlar Arap Birliği ülkelerine 250 dolara sigorta yaptırıyor ve tek belgeyle tüm ülkelere taşıma yapabiliyor. Türkiye ise her ülke için ayrı ayrı sigorta ödemek zorunda kalıyor.

Ülke                           Ücret ($)
Suriye                         278
Ürdün                         600
Lübnan                       110
Suudi Arabistan         320
Dubai                          816
Umman                       960 
Katar                          800 

Rakamlarla çöken Suriye ekonomisi

-Ticaret ve yatırımlar yüzde 50 düştü.
-Ekonominin bu yıl yüzde 12 ila 20 arasında küçülmesi bekleniyor.
-İşsizlik yüzde 22'ye çıktı.
-2010'da 6 milyar dolar gelir sağlayan turizm tamamen durdu.
-Günlük 368 bin varil olan petrol üretimi 270 bine düştü.
-14 özel bankadan toplam 2 milyar dolar çekildi, hesaplar yüzde 20 küçüldü




Suriye'nin Türkiye'ye ile ilgili aldığı yaptırım kararları

   1)Suriye ve Türkiye arasında serbest ticaret bölgesinin kurulmasını öngören ortaklık anlaşması ve bu çerçevede mevcut tüm karar ve uygulamaların  dondurulması.

    2)Türkiye'den ithal edilen malların uygulanmakta olan dış ticaret yasası kapsamına alınarak gümrük harçları tarifesinin uygulanması.
  
    3)Gelişmekte olan köylerin imarını destekleme projesi kapsamında, Türkiye'den Suriye'ye ithal edilen bütün Türk malı ürünler için ürün fiyatının yüzde  30'u değerinde gümrük harcı alınması.
  
   4)Suriye'den Türkiye'ye giden Türkiye plakalı araçlara mazotun litresi 80 liradan satılmasıyla birlikte daha önce belirlenen limitler uyarınca tır araçlarına  600, kamyonlara 550, otobüslere 400, minibüslere 200 ve otomobillere 50 litreden fazla mazot satılmaması.

  5)Suriye'den geçiş yapacak boş ve dolu Türkiye plakalı kamyonların ağırlığının gideceği yol mesafesiyle çarpılması ve bunun yüzde 2'sinin gümrük harcı  olarak ve euro olarak ödenmesi.



METİN ALGÜL
metin.milat@gmail.com





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder